
Firmadan yapılan açıklamaya göre model, yenilikçi Flex7 oturma sistemiyle dönemin kompakt van segmentinde devrim yarattı ve iç mekan çeşitliliğinde yeni standartlar belirledi. Ayrıca sunduğu yenilikler ve fırsatlar sayesinde birçok ödüle layık görülmüştür.
Zafira çok sayıda hidrojen test filosunun altyapısını oluştururken, Vivaro Hidrojen ve gelecekteki Movano Hidrojen modelleri için mevcut hidrojen yakıt hücresi tahrik sisteminin uygulanmasına olanak sağladı.
SINIFIN EN İYİSİ
İlk nesil Zafira piyasaya sürüldüğünde yalnızca 1.390 kilogram ağırlığındaydı. Verimlilik Opel için bugün olduğu kadar o dönemde de önemliydi. Zafira, 0,33 sürtünme katsayısıyla kendi kategorisinde en iyi aerodinamik performansı sunarak öne çıktı.
Aracın alçak ağırlık merkezi ve ultra modern Dinamik Güvenlik (DSA) şasisi, sürüş sırasında optimum denge ve güvenliği sağladı. Zafira'yı diğerlerinden ayıran bir diğer özellik de, ağır koltukların zahmetli bir şekilde sökülmesine gerek kalmadan yedi kişiye kadar esnek oturma imkanı sunan ilk kompakt minibüs olmasıdır.
Opel'in iç mekana tamamen entegre edilmiş esneklik konusunda yeni standartlar belirlemesine olanak tanıyan Zafira, ortalama 15 saniyede yedi koltuklu bir araçtan, 1.700 litreye kadar bagaj hacmiyle iki koltuklu bir modele dönüşebiliyor.
Modelin koltuk başlıklarının kilidi açılıp geri çekildiğinde, üçüncü sıra koltuklar kolayca katlanabilir ve araç zeminine kalıplanmış belirlenmiş yuvalara yerleştirilebilir, böylece tamamen düz bir kargo alanı yaratılabilir.
ALTIN DİREKSİYON ÖDÜLÜNÜ ÜÇ KEZ KAZANDI
Opel Zafira, ilk “Altın Direksiyon” ödülünü modelin piyasaya sürüldüğü yıl aldı.
2005 yılında ikinci nesil Zafira'nın üretilmesiyle Opel mühendisleri ikinci sıra koltukların kullanımını da optimize etti. Koltuklar 40:20:40 oranında katlanarak yetişkinlerin dıştaki tekli koltuklara rahatça oturabilmesi sağlandı. Bu çalışmalar yine ödülle taçlandırıldı. Daha da geliştirilen Flex7 oturma sistemiyle Zafira B, iç mekan esnekliğinde yeni bir standart belirlemeye öncülük ederek bir kez daha Altın Direksiyon ödülünü almaya hak kazandı.
Modele üçüncü jenerasyonunda Zafira Tourer eşlik etti ve bir Altın Direksiyon ödülü daha aldı. Yeni model, esnek iç mekanın yanı sıra konfor, panoramik cam tavan, radar tabanlı hız sabitleyici ve ileri çarpışma uyarısı gibi yenilikleriyle de dikkat çekti. Başarıları sayesinde Zafira'nın birkaç nesli Opel'e üç kez Altın Direksiyon Ödülü'nü kazandı.
OPEL ZAFIRA OPC
Zafira OPC'nin 2.0 litrelik turbo motoru, 141 kilovat (192 bg) güç ve 250 nanometre tork ile sıfırdan 100 kilometre/saat hıza 8,2 saniyede ulaşabiliyor ve saatte 220 kilometre maksimum hıza ulaşabiliyordu. Bu özellikler, 2001 sonbaharında piyasaya sürülen Zafira OPC'yi o dönemde Avrupa'nın en hızlı van modeli haline getirdi.
Verimliliğiyle öne çıkan ve sıkıştırılmış doğal gaz kullanan Zafira 1.6 CNG, özellikle ekonomik ve kaynak tasarrufu sağlayan bir araç olarak ürün portföyünün tamamlayıcı halkası haline geldi.
Geleneksel benzinli motorlara kıyasla emisyonlarda önemli bir azalmaya ve tüm bileşenlerin pratik montajı sayesinde iç mekanın tam değişkenliğinin korunmasına olanak sağladı. Benzin depoları zemin altına yerleştirildi ve “Monovalentplus” konsepti sayesinde sürücü gerektiğinde kolaylıkla benzinli sürüşe geçebildi.
HİDROJEN YAKIT OPEL ZAFIRA
Zafira aynı zamanda sıfır emisyonlu sürüşe olanak sağlayan hidrojen yakıt sisteminin de öncüsü oldu. 2004 Yakıt Hücresi Maratonunda iki Hydrogen3 aracı, Norveç'teki Hammerfest'ten Portekiz'deki Lizbon'a kadar Avrupa çapında yaklaşık 10.000 kilometre yol kat etti. Zafira tabanlı hidrojen araçları, mevcut Opel Vivaro hidrojen minibüsünün temelini oluşturdu. Yakın gelecekte yeni Opel Movano Hydrogen ile hızla hidrojen doldurulabilen sıfır emisyonlu ticari araç yelpazesi daha da genişletilecek.